[Date Prev][Date Next] [Thread Prev][Thread Next] [Date Index] [Thread Index]

Re: debian-tr hakkinda



Hocam bende bir işletmeci mantığıyla böyle bir yapıda organizasyona gerek yok diye düşünüyorum. Alt-dağıtım önerinizi dışarda tutarak cevaplayacağım çünkü eğer böyle bir proje gerçekleşirse o zaman iş çok farklılaşıyor.(projeye katılan insanlara bir iş zaman bölümü yapılması, gelişmelerin diğer insanlara haber verilmesi vs vsvs) Öncelikle bizim bir yönlendirme grubuna ihtiyacımız yok çünkü bir ekip tarafından yönetilen bir projenin tr deki kullanıcılarıyız ve bu felsefe ve projeye inandığımız için, çevremize yaymaya destek olmaya çalışıyoruz. Kısaca hedefler ve amaçlar belli yönlendirmeye gerek olacak bir durum yok. Ki bir yönlendirme olacak ise de bunlar listede tartışılarak doğal bir şekilde şekilleniyor ve sonunda çoğu insan tarafından benimseniyor. Yani birilerinin çıkıp bu budur demesine gerek yok. Mesela Serdar Bey, Recai Bey, Murat Bey, Enver Bey..... Kısaca listemizin ve tr'nin debian gurularının bu güne kadar yaptıkları işlerde biri tarafından yönlendirildiğini düşünmüyorum. Tamamen kendi istekleri ile kendi eksik gördüklerini kapatmaya çalışmışlar.

Bir önceki mailimde de belirttiğim gibi debian-tr de bir dikey yapılanmaya hiç gerek yok. Sadece belli işler için gönüllü insanlara ihtiyaç duyulanabilir. Mesela yerelleştirme çalışmalarının durumların listeye geçecek ve siteye geçecek. Eksik kalan çevirileri sitede yayınlayacak bunları takip edecek gönüllü biri. Bunun için de bir yapılanmaya gerek yok biri çıkar ben bu işi yaparım der olur.

Debian-tr debian dan biraz daha farklı bir yapıya ve oluşuma sahip. Yani debian.org da X.org'un kullanılıp kullanılmayacağına karar verilmesi gerek. Sarge'ın ne zaman stabil olduğuna karar verilmesi gerek. Bu tip belirli kararların alınacağı yerlerde bahsettiğiniz gibi deneyimli ve bilgili insanlardan bir meclis konsey kurulması gerekli fakat debian-tr de bu tarz kararlar yok. O yüzden konsey-meclis gibi bir takımın oluşması sadece insanları biraz böler gibi düşünüyorum. Çünkü bu liste üyeleri arasında bir statü farkı yaratacaktır ve şu an yakalanan gönüllü ortamı bozacaktır. Kavgalar, gruptan çıkmalar, çatışmalar vs. vs. bir sürü gereksiz ve çirkin şeyi de beraberinde getirecektir. Yanlış anlamayın, bunları kötü niyetle söylemiyorum. Demek istediğim hepimiz insanız, hepimizin egoları ve tatmin duyguları var, dikey bir yapı kurulursa lider konumundaki kişi *ne kadar alçak gönüllü olursa olsun* debian-tr yi bir ölçüde sahiplenecektir. İnsan doğası böyle, statü farkının olduğu yerde eşitlik mutlaka bozulur ve çatışmaya yol açar. Bir işletmeci mantığıyla da benim görüşüm ;) debian-tr yapısı altında dikey bir organizasyona gerek olmadığı sadece bu çatı altında projeler gerçekleştirilecekse, projelerin kendi içlerinde bir yapılanma yapılabilir. Mesela yerelleştirme çalışmalarında kendi içlerinde bir organizasyon yapılabilir, t-shirt işinde kendi içinde bir organizasyon yapılabilir ama debian-tr altında dikey bir organizasyon olursa burada yakalanan atmosferin bozulacağını düşünüyorum,

İyi geceler,

Can Kavaklıoğlu yazmış:

Merhabalar

Dediklerinizi anlıyorum, böyle düşünmekte haklısınız. Ancak bana öyle
geliyor ki, bu sizin sanatçı yönünüzden gelen düşünceler : ) Duruma
programcı gözüyle bakınca (bilemiyorum sizin bu alanda da çalışmalarınız
oldu mu var mı? Ukalalık yapmak istemem) sanki biraz daha organize olmak
lazımmış gibi geliyor.

Şimdi o zaman bu iki görüşü birleştiren şöyle bir öneride bulunayım.
Yeni gelişmelerle birlikte "özgür" şekilde atılan adımlar, gönüllü
gelişmeler gerçekten çok değerli ve şu an bu konuşmayı yapmamızın tek
sebebi. Bunu asla göz ardı edemeyiz. Ancak daha anlamlı gelişmelere imza
atabilmemiz için böyle bir organizasyona ihtiyacımız olacaktır. Neden?

Bir örnekle başlayayım. Biliyor muydunuz, Debian'ın bir başkanı var.

http://www.debian.org/doc/manuals/project-history/ch-leaders.en.html

Bir grup insan, gelişimi takip ediyorlar, bir yerde durmasını
sağlıyorlar, hesaplarını idare ediyorlar. Sayıca onlardan çok daha fazla
olduğunu tahmin ettiğim geliştirici grubu da herkes kendi çapında belli
bir amaç peşinde belli bir şekilde birşeyler üretiyorlar.

Belki de buradaki anahtar kelime "yönlendirme". Bu "çekirdek" grubun
gelişmeyi yönlendirdiğini sanmıyorum. Bu özgürlüğü kısıtlardı.

Ayrıca geliştiricilerin nasıl çalıştıklarını da kendilerini
belirlediğini unutmamak lazım.

Diğer yandan "debian geliştiricisi" olup bir ...@debian.org eposta
sahibi olmak için de herkesin belli bir işlemden geçmesi gerekiyor.

Demek isteyip de diyemediğim şu ki, Star Wars' daki senato gibi bir
oluşuma gerek yok ama en azından bir Jedi meclisine gerek var : ) Çünkü
en azından gelişmenin kaydını tutmak için, arayan, ihtiyacı olan
insanlara bu gelişmeyi sunmak için bir gruba ihtiyaç var. Zaten
debian'ın yaptığı da bu, bir sürü geliştircinin sunduğu programları,
.deb formatında bir pakete koyup, .deb paketlerini de bir cd ye koyup
adına "debian gnu/linux dağıtımı" demek. Yani bir yerde "debian"
dediğimiz oluşum sadece bir "meclis".

Not. buradan ortaya çıkan bir nokta da debian.org ardresindeki bir çok
değerli yazının ince ince okunması gerektiği (benim de okumam lazım...).
Özellikle:
http://www.debian.org/social_contract
http://www.debian.org/intro/free
http://www.debian.org/intro/about
http://www.debian.org/misc/
http://www.debian.org/doc/FAQ/
http://www.debian.org/intro/why_debian


Bu kadar örnekten sonra öneriye geleyim:

Internet aktivitesini artırmak gerçekten çok önemli bir nokta, çünkü
sizinde belirttiğiniz gibi geliştirme bu şekilde gerçekten çok daha
verimli bir hal alıyor. İnsanlar birkaç geliştirmeyi birden, kendi
istedikleri yönlerde, kendi istedikleri şekillerde yapabiliyorlar. Diğer
yandan da işe gitme gelme arasındaki (maddi manevi) vakit kaybı
yaşanmıyor. Seminerlere "buluşma", "eğlenme", yeni insanlara ulaşmak
amaçlı kullanmak dediğiniz gibi daha doğru olacaktır.

bilenlerin belge hazirlamasi, eksikleri tamamlamasi, ozellikle de
yerellestirmeye katkida bulunulmasi, daha dogru olabilir diye >dusunuyorum.

İşte kritik nokta burası. Eğer eksikleri tamamlama ve yerelleştirme
alanlarını kendimize hedef olarak seçersek onlardan başka çok daha
önemli bir noktadan (geliştirme) uzak kalmış olabiliriz. Tabiki pratikte
böyle bir sınır yok, böyle diyoruz diye böyle olacak demek değil, yeri
gelince insanlar tabiki geliştirme yapacaklardır. Ancak demek istediğim
kendimize hedef belirleme noktasında bence biraz daha cüretkar gerekirse
ukala davranmalıyız gibi geliyor.

Mesela demeliyiz ki, debian-tr altında, tamamen Türkçe ve şu şu amaçlara
hizmet edecek bir alt dağıtım oluşturmak istiyoruz. İşte bunu dediğimiz
zaman da işleri gözetecek bir grubun gereği ortaya çıkıyor. İllaki yön
belirleyici, illaki brokrasi yaratacak, bir oluşum olması gerekmiyor.
Sonuçta herşey bizim elimizde.

Bana öyle geliyor ki bahsettiğim grubu, sunduğunuz değerli
fikirlerinizle daha dinamik bir hale sokmak, ve o şekilde devam etmek
mümkün olacaktır. Mesela şöyle:

Proje önerileri toplayıcıları
Projeleri onaylama (gerçeklik, yapılabilirlik açısından) grubu
Projeleri adımlara bölüp, ilgililere dağıtma grubu
Genel organizasyon, iletişim görevlisi (haftalık raporlar için)

değil de

Proje önerileri toplayıcıları
Projeleri onaylama (gerçeklik, yapılabilirlik açısından) grubu*
İletişim görevlisi (haftalık raporlar için)

*Böyle bir filtreleme olmadan, aynı paketleri ayıklamak, kötü niyetli,
başarısız paketleri elemek gibi önemli işlemler yapılamaz. Bu işlemler
de gerekli olacaktır sanırım.

Bu şekilde eğer çekirdek grup içerisinde birisi yeni bir paket olmasını
istiyorsa, ya kendi yazacaktır, yada yazacak birilerini bulacaktır, grup
aktiviteleri dışında. Daha sonra standart şekilde bu paket onaylanacaktır.

Aslında bunun için debian'ın organizasyonuna biraz daha detaylı
bakabiliriz. Yada iyi bilen varsa bize burada anlatır, öğreniriz.

Paket (teknoloji) geliştirme işleminde olduğu gibi grubun geliştirmesi
ve ilerde düzeltilmesi de "özgür" şekilde olursa çok güzel şeyler ortaya
çıkar gibime geliyor.

Değerli fikirlerinizi bekliyorum*.

*gizli özne: herkes.

iyi günler,

Can Kavaklıoğlu


Can Kavaklıoğlu wrote:

Merhabalar,


bu soyledikleriniz icin ben takimlasma (sanal kurumsallasma?)dan
yanayim. yani gorev listesi , ozellikle sorumluluklarin
isimlendirilmesi. bunun icin gonullu potansiyeli hisseden arkadaslarin
ses vermesi guzel olabilir.
Ben son zamanlarda yeni internet kulturu uzerine cok dusunuyorum,
ozellikle de fazlamesai.net gibi haber/blog sitelerine, bu sitenin
yabanci akrabalarina, her turlu topluluk sitesine vs. dikkat ediyorum;
vardigim sonuclardan birisi en ufak bir kurumsal yapisi olmadan bazi
islerin cok guzel yuruyebildigi. Bu sitelerde bir moderasyon var
mutlaka, ama isler biraz da dogal akisinda, kendiliginden gidiyor;
etkisi de kurumlara gore daha iyi oluyor.(Ornegin insanlar gazeteler
yerine bloglardan haber almayi daha inandirici, daha pratik, daha samimi
bulmaya basladilar.)

Ama eğer birşeyler yapılmak isteniyorsa, birilerine ne yapacağını
söyleyecek, genel gidişatı kontrol edecek bir gruba ihtiyaç var,
haftalık raporlar yayınlayıp, projeler oluşturup ve bunları takip etmek
için.
Once bunlar gelir -birilerine ne yapacagini soyleyecek birisi, kontrol
grubu, takim, rapor, proje, cekirdek grup- sonra da gorev dagilimi, uzun
listeler, zamanlamalar, izinler, gereksiz yazismalar, muhur, imza,
butce, makbuz, alternatif cekirdek grup, kavga ve gruptan ayrilanlar :)
Yani demem o ki, dunya tarihi bunlarla doluydu, pek de bir halt
yenilemedi bu binlerce yilda; simdi organizasyon hantalligina girmeden,
eski usullere donmeden, hazir elimizde baska turlu bir kultur imkani
varken biraz kendi haline biraksak isleri? Yani zaten hepimiz
burokrasiden bezmis insanlar degil miyiz? Valla ben adsl faturami
odemekten aciz bir insanim, o yuzden bana onay, proje, grup filan
denildiginde biraz tuhaf oluyorum :)


Bir de calisiyorsa tamir etme diye bir laf vardir ya hani; biz senlikte
sirf emaille yazisarak brosur, afis, cd ve hatta Debian yuklu bir makina
temin ettik ki wallpaperina kadar ozeldi. Sitede de bir cok onemli belge
var, zamanla da gelisecektir. Bunlar herhangi bir organizasyon semasi,
projelendirme mantigi olmadan
kimse kimseyi belli bir goreve mecbur etmeden oldu. Bundan sonra da
tshirt yapilir, bulusur sohbet ederiz, seminer verilir, ucandaire
yapilir, icine sarge yuklenir vs... Bunlarin hepsi internet uzerinden
daginik bir yapiyla halledilir -bence... Yani, birakin daginik kalsin,
diyorum.

Yanlis anlasilmasin, bu heyecan cok harika, bunun kesinlikle dogru
yonlendirilmesi lazim, ben sadece eski yontemlere donmeyelim diyorum.
Benim genel fikrim internet aktivitesini arttırmak (seminerleri bile cok
faydali bulmuyorum, gunumuz dunyasina pek uymuyor gibi), bilenlerin
belge hazirlamasi, eksikleri tamamlamasi, ozellikle de yerellestirmeye
katkida bulunulmasi, daha dogru olabilir diye dusunuyorum.

Sevgiler...

S:E

Çekirdek grup için de şöyle bir görevlendirme olabilir belki:

Proje önerileri toplayıcıları
Projeleri onaylama (gerçeklik, yapılabilirlik açısından) grubu
Projeleri adımlara bölüp, ilgililere dağıtma grubu
Genel organizasyon, iletişim görevlisi (haftalık raporlar için)


Bunlar şuanda ilk aklıma gelenler. Ancak bana öyle geliyor ki eğer
birşeyler yapmak istiyorsak, buna benzer bir grup kurmak gerçekten
gerekli. Bilemiyorum sizler neler düşünüyorsunuz?



2) t-gomlek ve benzeri konular: cok hevesli var mi bilemiyorum, ya da
senlikte ne konusuldu. Ama Selcuk Bey'in uzayli temasi (evrensel isletim
sistemi) + biraz Turki biseyler cok hos bir debian-tr logosu olabilir
gibi gorunuyor. eger bu konuda bir sey yapilacak olursa ben seve seve
katilirim.

Debian-tr' li t-gömlek (ilginç/güzel bir karşılık gerçekten) istiyorum!
Yani afedersiniz, olsa ne güzel olurdu demek istedim : )


Ikincisi biraz zor gibi gorunse de, acaba Ubuntu'dan (ozgur yazilim
temelli) dersler alip, debian-tr kendi ontanimli degerleriyle, masaustu
amacli %100 Debian uyumlu, sanal bagimlilik paketleri, ya da daha guzeli
bir kac guzel yukleme cd'si cikartabilir mi? Bu konunun piri Recai Bey
gerci ama, sanirim en azindan deb paketi olusturmayi (ya da kurcalamayi)
bilen bir cok arkadasimiz var listede. sadece bir fikir...

Bu konuda çalışmayı çok isterim. Eğer benden daha bilgili/deneyimli
ilgilenen arkadaşlarımız yoksa, bu işi yürütmek (organizasyon,
geliştime, takip etme) isterim.


rahatsiz olan yoksa, liste daha kolay takip edilebiliyor.
aslinda bu listenin (ya da bir listenin) kimsenin rahatsiz olmadigi,
herkesin rahatca fikir beyan edebildigi bir ortam olmasinda yarar var
sanirim.

Bence de e-posta listesi gerçekten ideal ortam.


herkese kolay gelsin,

sevgiler saygilar

saygılar,

Can Kavaklıoğlu








Reply to: